
Kahramanmaraş merkezli 10 ilde yaşanan Ordu dahil Türkiye’nin çok büyük bir kesiminde hissedilen kayıtlara Erzincan depreminden sonra Türkiye tarihinin en büyük ikinci depremi olarak geçen 7,7’lik büyük depremde ölenlere Allah’tan rahmet, yaralılara şifa diliyorum. Depremden etkilenen tüm halkımıza geçmiş olsun. Bu vesileyle bölgemizde yaşadığımız o unutulmaz depremi tekrar sizlere anımsatmak istiyorum. Anadolu topraklarında yaşanan depremler arasında, 27 Aralık 1939’daki Erzincan felaketinin özel bir yeri vardır. O yıl, 26 Aralık'ı 27 Aralık'a bağlayan gece yerle bir olan Erzincan'da, ölü sayısı 33 bine ulaştı. Richter ölçeğine göre 8 şiddetindeki deprem, gece saat 02.00'de, Erzincan'ı 52 saniye boyunca salladı. "20. yüzyılın depremleri" sıralamasında 15. olan 1939 depremi, halk arasında "Büyük Erzincan Depremi" olarak anıldı. Erzincan'ı tümüyle haritadan silen deprem, Amasya, Tokat, Sivas, Kırşehir, Ankara, Çankırı, Kayseri, Samsun, Ordu illerinde ve çevresinde de etkili oldu. Toplam 116 bin 720 bina yıkıldı… Ordu'nun depremden en çok etkilenen bölgeleri daha çok iç kesimlerde bulunan ilçelerdi. Bu ilçeler birinci derecede deprem bölgeleri içinde yer almaktadır.
1939 yılı Aralık ayının 27'nci Salı gününü Çarşamba'ya bağlayan gece saatin 2'yi beş geçtiği vakitte, Erzincan'ı yok eden ter sarsıntısı, Ordu şehri ve ilçelerinde de büyük tahribata sebep olmuştu. Orduluların Büyük Zelzele adıyla andıkları bu sarsıntıda en büyük hasar çarşı içinde görülmüştü. Vaktin gece yarısından soma oluşu, iş yerlerinin kapalı oluşu can kaybını azaltmıştı. Buna rağmen şehirde birçok kişi yıkılan binaların enkazı altında kalarak hayatlarını kaybetmişlerdi. Yaralılar ise oldukça çoktu.
Araştırmacı Yazar Sıtkı Çebi'nin "Ordu'dan Görüntüler" adlı kitabında; 1939 yılında meydana gelen Erzincan zelzelesinin Ordu çarşısı üzerindeki etkilerini ve yaptığı tahribatı anlattığı bölümden bazı alıntılar özetle şu şekildedir:
"... 1939 yılının Aralık ayında Erzincan merkezli büyük deprem, Ordu şehrinin kıyı düzlüğünde kurulan çarşısında büyük çapta yıkım yapmıştı. Çarşıdaki hemen her cadde ve sokakta çatısı yıkılan, duvarları devrilip çöken birkaç dükkân, mağaza görülmekteydi. Deprem, Kumluk mevkiiyle Köprübaşı arasındaki geniş taban arazide ve Şarkiye, Elmalık mahallelerinde büyük hasarlara neden olmuştu.
27 Aralık 1939 günü Salı'yı Çarşamba'ya bağlayan gece saat 2 sıralarında, Ordu şehri büyük bir sarsıntıyla yataktan fırlayıp ayağa kalkmıştı. Bu sallantılar, aynı anda Erzincan'ı yerle bir eden büyük bir depremin Ordu'ya kadar olan uzantılarıydı. Ordu şehir halkı, o gece yarısından sonra sokaklara dökülmüştü. Zelzele ile birlikte elektrikler hemen kesilmişti. Bu mutlaka daha büyük yangın vs. felaketleri önleyen ilk isabetli tedbirdi. Karanlık ve soğuğa rağmen, Orduluların çoğu çarşı merkezine giderek, yıkılan dükkân ve mağazalarının önünde sabah olmasını bekliyorlardı. Bu arada çevreden acı feryatlar duyuluyor, bazı bina enkazlarının altında kalanlar olduğu söylentileri üzerine, o tarafa doğru koşuşturmalar oluyor, herkes enkazı elleriyle, kazma kürekle kaldırmaya çalışıyordu.
Depremden önce, Tahıl Pazarı'nın karşısında demir kepenkli iki katlı birçok kâgir dükkân ve depo vardı. Tahıl Pazarı'nın tam karşısında köşe başında üç katlı, alt katı mağaza, üst katı Ordu Ticaret Odası olarak kullanılan büyük bir bina ile bitişiğinde yine iki-üç katlı binalar bulunmaktaydı. Bütün bu yapılar tamamen yığma taş örgülü, cepheleri demir kepenkli, beşik çatılı ve kiremit örtülü kâgir yapılardı.
Çarşı baştanbaşa aynı mimari tarzda iki katlı, alt katları dükkân veya mağaza, üst katları depo, terzi, bakırcı veya çeşitli esnaf ve sanatkârın işgal ettiği iş yerlerinden ibaretti. 1939 depreminde, Takıl civarındaki kâgir binalardan birçoğunun ikinci katlarının cephe duvarları yıkılmış; çatıları çökmüştü. Çöken Ticaret Odası enkazı altında bir kişi hayatını kaybetmişti. Aynı şekilde, Osman Paşa caddesinin arkasındaki Kültür sokağındaki üç katlı büyük bir depo da zelzelenin şiddetinden çökmüş, depoda gece kalan işçilerden birkaçı yıkıntılar arasında ölmüşlerdi.
Bu depremin acı görüntüleri uzun yıllar ordu çarşısı ve Takılın çevresinden silinemedi. Takıl pazarının üstünü örten çinko örtülüğü ayakta tutan sütun direklerden bazıları yıkıldığından, Takıl pazarı da uzun bir müddet kapalı kalmıştı. Erzincan depreminin Ordu şehrindeki uzantısı olarak ayrıca Kömür pazarı ve çevresindeki birçok binada bu büyük felaketten nasibini almışlardı. Depremden 4 gün sonra yayınlanabilen Ordu Gürses Gazetesi’nin 1 Ocak 1940 tarihli nüshasında depremin Ordu şehrindeki tahribatı hakkında şu haber yayınlanmıştı:
"...Büyük zelzele faciasıyla ıstıraplarımız derindir. Bilhassa çarşının güzellik ve intizamı ile Karadeniz'in en mamur şehirlerinden biri olan Ordu baştan aşağı yıkılan çarşısıyla bir harabeye dönmüştür. 14 fabrika (fındık), 2 resmi daire, ortaokul, 3 ilkokul, 2 banka, Ordu Ticaret Odası ve Borsası, 200 dükkân ve mağaza kısmen ve tamamen yıkılmış, şehirde umumi hayat durmuştur. Toplam 2600 binadan geriye kalanların %75'i hasarlıdır. Şimdiye kadar yapılan tespitlere göre merkez ve ilçelerde köylerde ölü sayısı 500'ü bulmuştur. Kati raporlar henüz gelmemiştir."
Daha sonraki haftalarda yapılan kesin hasar tespitlerine göre; Ordu çarşısında; 166 mağaza, dükkân, ev; 14 fındık kırma fabrikası; 16 resmi daire, banka ve okul yıkılmıştır. Çarşıda sağlam kaldığı görülen binaların da %90'ı içinde oturulamayacak durumdadır.
Depremde yıkılan veya hasara uğrayan resmi ve mali müesseseler şunlardır: Gümrük İdaresi (Eski büyük iskele yanında), Ordu Ticaret Odası (Hafız Halit Çebi merhumun Tahıl'daki binası), Borsa (Kocakişi sokağındaki eski marketin arkası), İnhisar tekel binası (Eski Park Lokantası), Posta Telgraf İdaresi (eski denizcilik acentesi ve bankası köşesi), Maliye (19 Eylül İlkokulu), Askerlik Şubesi (şimdiki bina), Liman Dairesi (Denizcilik bankasının olduğu yer), Ortaokul (eski Kız Sanat Okulu Saray Mahallesi), Cumhuriyet İlkokulu, Güzelordu İlkokulu (eski binalarda), Hususi Muhasebe Tahsilât Şubesi (19 Eylül Meydanı karşısında), Jandarma Komutanlığı (şimdiki askeri misafirhane), İş Bankası (Kocakişi sokağında), Ziraat Bankası (eski Emlak Kredi Bankasının olduğu bina).
Yıkılan ve hasara uğrayan fındık fabrikaları şunlardı: Ilgıt ve Şeriki, Ahmet Cemal Mağden, Sat-Alkol Şirketi, Rüştü Hekim, Arslanoğlu Kardeşler, Sabri Aras, Çebiler, Furtun Limited, Furtun Mehmet, Mehmet Mithatoğlu, P. P. Danilsen, Mustafa Ataç ve Şeriki, Fındık Tarım Satış Kooperatifi. Bu felaket günlerinde halkın bir kısmı Düz Mahalle'deki Belediye Parkında, bir kısmı Hamam Düzünde çadırlarda, bazıları da evlerinin bahçelerinde kurdukları iğreti çadırlarda yatıp kalkmışlar, bu durumu haftalarca sürdürmüşlerdir.
Ordu şehrindeki deprem zararlarından sonra, ilin diğer ilçelerinde de bazı yıkıntıların meydana geldiği öğrenilmiştir. 1940 yılı Ocak ayı sonunda yapılan tespitlere göre, Ordu ili dahilinde: 418 ölü, 126 hafif yaralı olmuş, 3416 ev yıkılmış, 6732 ev hafif hasar görmüş, 286 dükkân yıkılmış 310'u hasar görmüş, 5 fabrika yıkılmış 15'i hasar görmüş, 13 ağıl yıkılmış 24'ü hasar görmüş, 430 ahır yıkılmış 661'i de hasar görmüş, 1148 samanlık yıkılmış 655'i hasar görmüş, 6 mektep yıkılmış 14'ü hasar görmüş, 20 cami yıkılmış 15'i hasar görmüştür. Köylerde 20 at, 134 sığır ve 3829 davar telef olmuştur.
Kumsal zemin üzerine 2-3 katlı taş binalar inşa edilmişti. Çarşıya yüksek bir yerden bakıldığında, birbirine bitişik vaziyette, sıvasız taş binaların iki sıralı olarak ana ve ara caddeler boyunca uzandığı görülmekte idi. Zelzelenin şiddetiyle bu yapıların ikinci ve üçüncü katlarının caddeye bakan duvarları yıkılmış; moloz ve taş yığınları alt katların duvar, kiriş ve kolonlarını çatlattığından, bu kısımlar da kullanılmaz hale gelmişti. Şehirde yıkılan başlıca binalar arasında Ordu Ticaret Odası, İş Bankası, Jandarma Binası ve Orta Mektep binası bulunmakta idi.
Çarşıda dükkân ve mağazalar tehlikeli bir durumda idiler. Zelzeleden sonra yağan kar, yıkıntıların temizlenmesini engellediği için, çevrede büyük bir yiyecek sıkıntısı baş göstermişti. Ordu'da ticari hayat tamamen durmuştu. Mal kaybı önemli olmamasına rağmen, yıkılan binaların tamiri için gerekli malzeme ve hatta işçi bulmak büyük bir problem halindeydi. Sağlam kalan işyerlerinin kiraları birden bire artırılmış, bu sebeple esnafların yeni bir yer bulup, taşınması oldukça güçleşmişti.
Zelzele, Ordu ilinin diğer ilçelerinde de büyük kayıplara sebebiyet verdiği için bu ilçelerdeki kat'i tespitlere müteakip, 1940 yılı Aralık ayında hükümete yapılan müracaat üzerine Ordu ili felaketzedeler için 227.488 lira yardım gönderilmişti. Bu gelen yardım parasının 98.346 lirası Merkez ilçeye, 33.350 lirası Gölköy'e, 15.837 lirası Ünye'ye, 29.955 lirası da Fatsa'ya verilmişti. Allah böyle büyük afetlerden ülkemizi ve milletimizi korusun. 1939 yılındaki gibi kentimizde tekrar meydana gelebilecek bir deprem felaketine karşı şimdiden planlar yapılarak tedbirler alınmasını, ilimizde deprem riski olan çürük zeminlerde yüksek katlı binaların engellenmesini, hastane, okul vb. kamu binalarının güçlendirilmesini, riskli yapı stokumuzun kentsel dönüşüm modeliyle bir hal çaresine bakılmasını, Ordu ilinin yönetici ve yetkililerinden rica ediyoruz. Deprem sonrası halkın barınma vb. ihtiyaçları için gereken hazırlıkların bir plan dâhilinde yapılmasını arzu ediyoruz. Bizden önemle hatırlatması… Öyle değil mi?
Yorum Yazın