Evin içinde demokrasi…

CHP ile ipleri koparan Muharrem İnce’nin kuracağı partiye ilişkin yürütülen hazırlıkların son aşamaya geldiğini açıklaması önümüzdeki günlerde siyasetteki ateşin daha da yükselteceğini gösteriyor.

CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olarak girdiği 24 Haziran seçiminde ciddi oy oranını yakalayarak dikkatleri üzerine çeken Muharrem İnce ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu arasında seçimin hemen ardından soğuk rüzgarlar esmeye başladı. İkili arasında o günden bu yana ilişkiler bir türlü olağan seyrine girmedi. “Saraya giden CHP’li kim?” başlığı ile medyada yer alan haberlerin ardından ikili arasında ipler iyiden iyiye koptu. CHP yönetiminin kendisine yeterince sahip çıkmadığını savunan Muharrem İnce, yeni parti kurma fikrini süratle yaşama geçirmeye başladı.

“Memleket Hareketi” adı altında 49 ili gezen İnce ve arkadaşlarının yurt turu aslında yeni partinin ipuçlarıydı. Nitekim yola çıktığı 80 arkadaşıyla Nevşehir’de bir araya gelen, olası partinin tüzüğüne son şeklini veren Muharrem İnce’nin burada yaptığı açıklama dikkat çekici nitelikte.

Türkiye’de en çağdaş ve demokratik tüzüğün kendilerinin olduğunu vurgulayan İnce, genel başkanlık sultalığına son verdiklerini, delege değil tüm üyelerin kullanacağı oy ile genel başkanın seçileceğini ifade etti. Ön seçimi esas aldıklarına işaret eden Muharrem İnce, “Türkiye’de demokrasi isteyebilmek için partinizde demokrasi olması lazım. Kendi evinizin içinde demokrasi yoksa millete demokrasi vaat edemezsiniz” sözleriyle başta henüz istifa etmediği CHP olmak üzere diğer partilere göndermede bulundu.

Siyasi partilerde genel başkanların milletvekili adayı ve parti üst yönetiminin saptanmasında tek seçici oldukları, bu yetkiyi paylaşmadıkları sır değil. Önceden vekil olsun, belediye başkanı olsun tüm adayları üyelerinin kullandığı oylarla belirleyen CHP’de bile ön seçim uzun süre unutuldu. Salt CHP değil, etkinlik gösteren tüm siyasi partilerde bu durum söz konusu. Bir anlamda lider ne derse o oluyor.

Bu açıdan irdelendiğinde Muharrem İnce’nin ön seçimi ve parti içi demokrasiyi anımsatması, tüzüklerine yerleştirmesi kuşkusuz olumlu gelişme. Umarım, adı büyük olasılıkla “Memleket Partisi” olarak kamuoyuna açıklanacak İnce’nin partisinde de ön seçim unutulmaz, genel başkan tek seçici hale gelmez. Gerçekten parti içi demokrasinin işlemesi, yerleşmesi ülkede demokrasinin, çok sesliliğin, teröre dayanmayan fikirlerin egemen olması adına çok ama çok önemli.

Kamuoyu ve CHP tabanı, İnce’nin kuracağı partiyi merak ediyor.Öyle ya, büyük savlarla siyaset sahnesinde yerini alacak yeni bir oluşumun ne yapacağı, kadrosunun kimlerden oluşacağı, yarışacağı ilk seçimde ne kadar oy alacağı kuşkusuz merak edilir, sorgulanır. O açıdan CHP kadar diğer partiler tarafından da izleniyor Muharrem İnce’nin çalışmaları.

En çok sorulan sorulardan biri de, CHP’den İnce’nin partisine vekil transferi olup olmayacağı. Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, CHP üst yönetimi ile arası limoni olan Antalya milletvekili Mehmet Ali Çelebi, Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy ve Yalova milletvekili Özcan Özel’in İnce’nin kuracağı partiye katılacağı savunuluyor.

Aslında Kemal Kılıçdaroğlu, ağzı iyi laf yapan, kamuoyunu konuşmalarıyla etkileyen Muharrem İnce’nin partide kalması için uğraş vermeliydi. Olası parti en çok CHP’ye zarar verecektir zira.