İnsanların kitap okuma alışkanlığı televizyon ve cep telefonlarının Kullanılması ile azaldı gibi görünse de hiç de öyle olmadığını gözlemliyoruz. Bu da sevindirici bir olay.
Ben okuma alışkanlığını babamdan aldım. Babamın çok değerli bir kütüphanesi vardı. O kütüphane köydeki evimizin misafir odasında en değerli köşede idi. Biz çocukken kütüphanenin yanına yaklaşıp kitapları karıştıramazdık. Babam bu konuda çok titizdi. Her konuda bize anlayışlı ve hoşgörülü davranır fakat kitap söz konusu olunca iş değişir bir kitap yerinden oynasa çok sinirlenir 'burayı kim karıştırdı diye hesap sorardı.
Biz 5 kardeş mümkün olduğu kadar dikkatli davranır babamı kızdırmamaya çalışırdık. Romanlar ayni hizada seri halinde dizilirdi. Kitaplar içeriklerine ve ebatlarında göre tasnif edilmişti. Çok güzel görüntüsü vardı. Hepsi ciltlenmiş ve üzerinde babamın adı bulunurdu.
Kışları babam köy öğretmeni olduğu için köy köy gezerdik. Kendi evimize yaz tatilinde gelirdik. Ben okumayı çok sevdiğim için babamdan izin alır o kitapları zevkle okurdum. Babam beni yönlendirirdi. Örneğin "kızım bu kitap biraz sana ağır gelir sen şunu oku" der. Edebi değeri olan eserleri önerirdi.
İlk okuma alışkanlığım Uzunisa nahiyesinde başladı. O zaman dergi kitap ve gazete çok az bulunurdu. Babam çarşıdan gelirken bol bol gazete dergi ve kitap getirirdi. Devamlı okurdu. Önümüzde güzel bir örnekti. Ama biz çocuk olduğumuz için bahçelerde koşup oynamayı tercih ederdik.
Ben beşinci sınıfta okurken babam okul müdürü olarak bir müsamere hazırladı. Okulun bir köşesine sahne kurdu. Veliler gelip o hazırlıkları zevkle izlediler. Marşlar söyledik, okul şarkıları söyledik. "Yavuz Emine" isimli bir piyes sahneye koyduk. Bana küçük bir rol verdi. Adım Şerife idi. Köy kadınlarının Kurtuluş Savaşı sırasında verdikleri mücadeleyi anlatan piyes beni çok etkiledi. Piyes kitabında birkaç eser daha vardı. Ben müsamereden sonra o kitabın tümünü severek okudum. Çünkü o kitabın içindeki bir oyunu canlandırmıştık. O günden sonra okuma alışkanlığı edindim.
Hep okurdum. Babam teşvik eder annemle babaannem "okuyup da katip mi olacaksın "derler elime elişi verirlerdi. Kitap okumanın ne kadar zevkli olduğunu bilenler bilir… Öğrencilerime ve çocuklarıma okuma alışkanlığı verdim elimden geldiği kadar.
Eskiden doğum günlerinde kitap hediye edilirdi. O alışkanlık kalmadı. Hazır yılbaşı gelmişken sevdiklerinize güzel bir kitap hediye etmeye ne dersiniz?
Yorum yazarak Ordu Olay Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Ordu Olay Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Ordu Olay Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Ordu Olay Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Ordu Olay Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Ordu Olay Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Ordu Olay Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Ordu Olay Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.